Kent Yönetimi ve Kent Yöneticileri

Kent Yönetimi ve Kent Yöneticileri

1.   GİRİŞ

Tarihsel süreçte insanoğlu 3 kültürel evreden geçmiştir. İlk insan topluluklarının yaşam düzenleri avlanma ve bitki toplama üzerine olduğu için yerleşik bir hayat yoktu.  2. evrede hayvancılık ve tarımın gelişmesiyle birlikte yerleşik hayata geçişler başlamış, yerleşim birimleri oluşuyordu. Bu süreçte kentler ortaya çıkmaya başlamış, çeşitli uygarlıklar oluşmuştur. Bununla birlikte uygarlıklar kendi kenti yönetim biçimlerini oluşturmaya başlamıştırlar. Zaman içerisinde kentlerde fiziksel, kültürel ve sosyal yapılar daha da gelişmeye başladığı için kentler sosyo-kültürel açıdan da büyük öneme kavuşmuştur. Sanayi devriminden sonrada kentlere kırsal alandan çok büyük nüfus akışı olmuştur. Özellikle 19. Yüzyıldan sonra sanayinin gelişmesiyle birlikte kırsal nüfus azalmış, kentlerin nüfusları da ciddi oranda artış göstermiştir. 

Kentlerin gelişmesi ve çeşitli parametrelerle birlikte devletlerin yönetim sistemlerine uygun kent yönetimi modelleri oluşmuştur.

Bu çalışmamda ülkemizdeki merkezi yönetim ve yerel yönetimler başta olmak üzere kent yönetimi hakkında bilgiler vermeye çalışacağım.

 

2.   KENT YÖNETİMİ

2.1.       Kent ve Kent Yönetimi Kavramları

2.1.1.     Kent Tanımı

İnsanların hayatlarını sürdürebilmek için biraraya gelip yaşadıkları ve özellikleri açısından köyden farklı olan yerleşkelere kent denmektedir.

Kent, kökeni itibariyle kend, kand kelimelerin gelmekte olup günümüzde kale, hisar, kasaba anlamlarına gelmektedir (Can, 1998: s. 10). 

Kentin tanımlanmasında eskiden “kale”, “hisar” ve “sur”, anlamları önemliyken, bugün ise nüfus yapısı, sosyo-ekonomik şartları, etnik ve kültürel yapısı gibi farklı ölçütler dikkate alınmaktadır (Topal, 2004: s. 277).

Bir yerleşim yerinin kent denilebilmesi için halkın büyük bir kısmının üretim, ticaret, hizmet sektörüyle uğraşması gerekmektedir.

 

2.1.2.     Kent Yönetimi Tanımı

İlk insan topluluklarından meydana gelen gruplaşmalardan sonra kent olgusu ortaya çıkmıştır.  İnsanların bir arada yaşamaya başlamasıyla birlikte yönetim kavramı ortaya çıkmıştır.

Kent yönetimini de bu doğrultuda tanımlarsak; kentte ikamet edenlerin, kente ilişkin talep ve ihtiyaçlarını mümkün olan en yüksek seviyede karşılayabilmek için kentin imkanlarını ve kaynaklarını etkin şekilde kullanabilmek için kararların alınması, uygulanması ve sonuçlarının kontrol edilmesi şeklinde tanımlanabilir. 

Kent yönetimi aynı zamanda kentte yaşayan halk için yaşanabilir mekânlar oluşturulabilmesi için yürütülen çabaların tamamı olarak da tanımlanabilir (Kaya vd, 2007: s. 32).

 

2.2.       Kent Yönetiminin Bileşenleri

Kent yönetiminin bileşenlerini kent ekonomisi, kent sağlığı, kentsel sorunlar ve kent güvenliği olmak üzere 4 ana başlıkta toplayabiliriz. (Kaya, 2017).  Kent yönetimi ile ilgili diğer bileşenler bu başlıklar altında toparlanabilir.  Bu başlıklardan en önemlisi kentsel sorunlar olmakla birlikte kent yöneticileri bu sorunların çözümleri için önemli mesailer harcamaktadır.

2.3.       Kent Yönetiminin Unsurları

Dünyanın birçok ülkesinde merkezi yönetim ve yerel yönetimler aşağıdaki şemadaki gibi asli görevleri olan iki ana yapıyı oluşturmaktadır.

 

Kent yönetiminde doğrudan rol alan kurum ve kuruluşları merkezi yönetimler ve yerel yönetimler şeklinde ikiye ayırmak mümkündür.

Bunlara ilave olarak kent yönetimine doğrudan ya da dolaylı olarak etki eden başka unsurlar vardır. Kent konseyleri, STK’lar, sendikalar, üniversiteler, özel idareler ve kalkınma ajansları kent yönetiminde rol aldıkları görülmektedir.  Bu kurum ve kuruluşların yöneticileri kentin yönetiminde önemli unsurlardandır.

2.3.1.     Merkezi Yönetim

Kamu hizmetleri ve faaliyetlerinin merkezden yönetilmesi, yani bir başkent teşkilatından yönetildiği sistemdir. Başkent dışındaki tüm ülkeye yayılmış taşra teşkilatı sisteminin oluşmasıdır. Bu sistemde kaynakların bir merkezde toplandığı, harcamaların bir merkezden yapıldığı, denetimin yine aynı merkez tarafından gerçekleştirildiği yönetim şekli olarak tanımlanmaktadır (KAYA Raporu, 1992, s.53).

Bir başka ifadeyle merkezi yönetim; ülkenin genelini ilgilendiren ve vatandaşların ortak nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlayan hizmetleri yerine getirmekle görevli kamu idarelerinin oluşturduğu örgütü ifade etmektedir.

 

2.3.2.     Yerel Yönetim

Yerel yönetim belirli bir coğrafyada (şehirde, ilçede, köyde) yaşayan yerel topluluğun ortak ihtiyaçlarını karşılamak üzere, karar organları yerel halk tarafından seçilen görev ve yetkileri kanunlarla sınırlı olan, özel gelire ve bütçeye sahip kamu tüzel kişileridir (Ulusoy, 2001: 17).

Yerel yönetimler merkezi yönetimin dışında kalan kamu tüzel kişileri olarak ele alınmaktadır (Çağlayan, 2011: 22). Başka bir ifadeyle yerel yönetimler ülkenin değişik coğrafi bölgelerinde görev yapan merkezden bağımsız, karar organları yerel seçmenlerce belirlenen, halkın yerel kararlarının oluşumuna katılımının ve denetiminin öngörüldüğü bir yerel yönetim anlayışını ifade etmektedir (Gül, 2008: 92).

Türkiye’de yerel yönetimler 1982 Anayasası’nda da belirtildiği gibi belediyeler, il özel idareleri ve köylerden oluşmaktadır. Bu sınıflamaya rağmen yerel yönetimler denildiğinde belediyelerin ön planda olduğu gözlenmektedir. (Güven, 2014: 51). Kentsel hizmetlerin sunumunda belediyelerin diğer yerel yönetimler ve merkezi yönetim organlarından daha fazla öne çıkmasının nedeni halka en yakın yönetim biriminin olmasıdır.

Belediyelerin kentle olan bütünleşmesi, kentin ekonomik, sosyal, kültürel, mimari, alt yapı, çevre ve kentsel sorunlar gibi birçok konu üzerinde etkin rol üstlenmesi ve kendilerine yerel kanunlarla verilen görevler belediyeleri kent yönetiminde ön plana çıkarmaktadır.

 

2.3.3.     Kent Yönetiminin Tali Kaynakları

Kent yönetimi üzerinde doğrudan yada dolaylı olarak etkileri bulunan kurum ve kuruluşlar; Sivil Toplum Kuruluşları, Sendikalar, Üniversiteler, Kent Konseyleri, Kalkınma Ajansları gibi yapılardır. Bunların kent yönetiminde oynadıkları rol doğrudan yönetim sürecine müdahale değil kamuoyunu harekete geçirerek dolaylı bir etki oluşturmaktır.

Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle özellikle sivil toplum kuruluşlarının kent yönetimine etkileri giderek artmaktadır.

2.4.       Kent Yöneticileri

Ülkemizde kent yöneticileri il ve ilçelerin yönetimini yapmaktadır.

Kent yönetiminde merkezi yönetim teşkilatını vali ve kaymakam temsil etmektedir.  Yerel yönetimi ise Belediye başkanı ve belediye meclisi temsil etmektedir.

Bununla birlikte kent yönetiminde İl Özel İdaresi’nin de önemli yeri vardır.  İl özel idaresi; il halkının mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel kişiliği olarak tanımlanmıştır. İl özel idaresinin yönetimini oluşturan organlar; il genel meclisi, il encümeni ve validir.

 

2.4.1.     Valinin Görev, Yetki ve Sorumlulukları

Valilik ve Kaymakamlık Birimleri Teşkilat, Görev Ve Çalışma Yönetmeliğine göre Valiler, illerin başında cumhurbaşkanlarını temsilen bulunur. İl içerisinde yer alan ve bakanlıklar tarafından görevlendirilen kişiler, valinin emri altında çalışır (Yargıç ve hakim sınıfında yer alan yargı mensuplarıyla askeri personelin bir kısmı valinin emri altında değildir).  Ayrıca valiler, kolluk kuvvetlerinin başında yer alır.

Valliler;

  • Devlete bağlı müessese, işletme ve iş yerlerinin denetimlerini yapmak,
  • İldeki kamu düzen ve huzurunu sağlamak,
  • İl özel idaresini denetlemek ve il halkının ortak ihtiyaçlarını gidermeye yönelik çalışmalar yapmak

başta olmak üzere çeşitli görev ve sorumluluklarıyla ilin idaresini sağlarlar.

2.4.2.     Kaymakamın Görev, Yetki ve Sorumlulukları

Valilik ve Kaymakamlık Birimleri Teşkilat, Görev Ve Çalışma Yönetmeliğine göre Kaymakamlar ise ilçe genel idaresinin başı ve ilçede devletin temsilcisidir.  İlçenin genel idaresinden kaymakam sorumludur. Bakanlıkların kuruluş kanunlarına göre ilçede lüzumu kadar teşkilatı bulunur. Bu teşkilat (Dördüncü maddenin son fıkrasında belirtilen adli ve askeri teşkilat hariç) kaymakamın emri altındadır.

2.4.3.     İl Özel İdaresi Görev, Yetki ve Sorumlulukları

İl Özel İdaresi Kanunu’na göre İl Özel İdaresi kent yönetimi açısından belediye sınırları dışında kalan imar, yol, su, kanalizasyon, katı atık, çevre, acil yardım ve kurtarma; orman köylerinin desteklenmesi, ağaçlandırma, park ve bahçe tesisine ilişkin hizmetleri ve kanunla belirlenen diğer görevleri yapmakla yetkilidir.

 

2.4.4.     Kent Konseyinin Yapısı ve Sorumlulukları

Kent Konseyi Yönetmeliği’ne göre Kent konseyi, kent yaşamında; kent vizyonunun ve hemşehrilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmeye çalışır.

Belediyeler kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasî partilerin, kamu kurum ve kuruluşlarının ve mahalle muhtarlarının temsilcileri ile diğer ilgililerin katılımıyla oluşan kent konseyinin faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardım ve destek sağlar.

Kent konseyinde oluşturulan görüşler belediye meclisinin ilk toplantısında gündeme alınarak değerlendirilir.

2.5.       Merkezi Yönetim – Yerel Yönetim İlişkisi

Merkezi yönetim ve yerel yönetimler arasındaki ilişki incelendiğinde bazı konularda merkezi yönetimin egemen olduğu görülmekle birlikte asıl iş yükünün yerel yönetimler tarafından yerine getirildiği görülmektedir. Bu durumun ortaya çıkmasında merkezi yönetim ve yerel yönetim arasındaki ilişkilerde ülkelerin siyasi, ekonomik, toplumsal yapılarının belirleyici olduğu öne sürülebilir (Güven, 2013: 126).

Merkezi idarenin yerel yönetimlerin görev ve yetkilerini belirleme alanının genişliği yerel yönetimlerin kentsel hizmet sunumlarını sınırlandıran önemli bir unsuru oluşturmaktadır.

Merkezden yönetim daha fazla ülke genelini ilgilendiren planlardan hareketle kent yönetiminde söz sahibi olurken, yerel yönetimlerin doğrudan ilgili kentle alakalı faaliyetler kapsamında kent yönetiminde görev aldıkları görülmektedir.

2.6.       Bağcılar’da Merkezi Yönetim – Yerel Yönetim İlişkisi

Bağcılar belediyesi kent yönetimine aşağıdaki uygulamaları yürütmektedir.

Halk Görüşleri: Başkan, başkan yardımcıları ve ilgili birim müdürleri ile her hafta (belirlenen gün ve saatte) Bağcılar Belediyesi’nde düzenlenen Halk Günü’nde hemşehrileriyle bir araya geliyor. Başkan, sırasıyla söz alan vatandaşların sorunlarını dinleyerek, ayrıca onların mahalle ve ilçe ile ilgili görüş ve önerilerini alıyor.

Halk Meclisler: ilçedeki tüm mahallerde belirlenen tarihlerde Belediye Başkanı, İlçe Kaymakamı, başkan yardımcıları, birim müdürleri, muhtarlar, ilçede bulunan kamu kurum yetkilileri ve mahalle sakinlerinin katıldığı halk meclislerinde mahalleye yapılan halkın talep, öneri ve şikayetleri dinleniyor.

Gönüllü Meclisler: Çocuk Meclisi, Gençlik Meclisi, Engelliler Meclisi, Kadın Meclisi, Çevre Kulübü ve İzcilik Kulübü olmak üzere altı tane gönüllü meclis mevcut olup çeşitli şuralar düzenlenmekte ve ilçeyle ilgili konular tartışılmaktadır. İlçeyi ilgilendiren konularda belediyeye talepler iletilmektedir.

2.7.       Genel Değerlendirme

Kent yönetiminde yerel yönetimlerin merkezi yönetimlerle uyumu çok önemlidir. Örnek olarak Bağcılar Belediye Başkanı’nın yapmış olduğu programlara Bağcılar Kaymakamı’nın katılması, görüş ve önerilerini iletmesi, ilçeyle ilgili merkezi idareyi ilgilendiren hususlarda belediyeye gelen talepleri sahiplenip aksiyon alması çok önemlidir. 

Günümüze uygun bir örnek verecek olursak ilçedeki Koronavirüs denetimlerinde merkezi yönetim kent yöneticilerinin birlikte hareket etmesini arzu etmektedir. Çünkü yerel yönetimlerin siyasi gücü ve kente hakimiyeti, merkezi yönetimin devletin ilçedeki temsilcisi olmasından dolayı denetimlerdeki ciddiyeti daha üst seviyeye çıkarmaktadır.

Yine Koronavirüs sürecinde belediyenin birçok aracı filyasyon ekiplerine tahsis edilmekte, merkezi yönetimin sağlıkla ilgili denetimlerine büyük kolaylıklar sağlanmaktadır.

Nihayetinde kent yöneticileri her ne kadar iyi anlaşırsa ilçenin yönetimi de o kadar başarılı olur.

 

 

3.   KAYNAKÇA

CAN, A. (1998),”İstanbul Kent Dokusunda Bir Tür Konut Tercihi ve Kültürel Yapı Etkileşimi: Rumeli Hisarı Örneği’’ ,Yüksek Lisans Tezi.10.

ÇAĞLAYAN, R. (2011). İdare Hukuku ve İdari Yargılama Hukuku, Ankara: 3. Baskı

GÜL, H. (2008). “Yerinden Yönetim Kavramının Gelişimi, Tanımı, Türleri, ve Özellikleri”, Türkiye’de Yerel Yönetimler, (Edt): Recep Bozlağan ve Yüksel Demirkaya, Ankara: Nobel yayınevi.

GÜVEN, A. (2013), Yönetim Organları ve Türleri, Yönetim Bilimi (edt): Yücetürk E. ve Öge, H.S., İstanbul: Lisans Yayıncılık.

GÜVEN, A. (2014). Yerel Yönetimlerde Performans Denetimi, Almanya: Türkiye Alim Kitapları.

KAYA, E., ŞENTÜRK, H., DANIŞ, O. ve ŞİMŞEK, S. (2007). “Kent, Kentleşe ve Kent Yönetimi”, Modern Kent Yönetimi–I. : İstanbul: Milsan Basım

Kamu Yönetimi Araştırması Genel Rapor, TODAİE Yayınları, Ankara-1992.

TOPAL, A. (2004), Kavramsal Olarak Kent Nedir ve Türkiye’de Kent Neresidir, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 6, Sayı: 1, ss. 276–294.

ULUSOY A., AKDEMİR T., Mahalli İdareler, 2001, Ankara, Seçkin Yayıncılık

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.